4.8.10

Rüyalardan Öğrendiğim

Dün gece gördüğüm rüya yavaş yavaş etkisini kaybetmeye başladı. Tam anlamıyla benim bir parçam olmaktan çıkmadan önce onu yazıyorumki, ileride hatırlayabileyim. Etkisi ve gerçekliği sürsün. Öncesinde birkaç laf edelim.

Görsel: Tuncerler Blog
Rüyalar çöğu zaman şaşırtır. Bir bilgi; rüyasız geçen gecemiz yoktur, onları sadece biz hatırlamayız. Bu durumda sabah kalktığımızda "dün gece rüya görmedim" demek yanlış olur. Birkaç saat sonra "doğru lan, şöyle bir rüya görmüştüm!", daha birkaç saat sonra "aaa, bir de şöyle bir şey görmüştüm!" diyerek gün sonunda yaklaşık üç dört rüyanızı hatırlarsınız.

"Unuttum" demek de bu yüzden aptallıkmış, sabah bunu anladım. Bilinç olarak tamamen unutmuş olabilirsiniz, bu herhangi bir duygu veya bir anı veya bir fikir olablir, ancak bilinçaltınız bunu kabullenmeyebilir. O duyguya, fikre, anıya o kadar derin bağlanmışsınızdırki, bilincinize umursamamayı ve unutmayı emretseniz de; bilinçaltınız böyle bir şeyi kabullenmez.

Çektiğim içsel acılar sonucu unutmaya karar verdiğim bir platonik olarak sevdiğim bir kız vardı. İki üç seneden sonra açılmaya karar verdim ve bu bana bir dost kaybettirmekten başka bir işe yaramadı. O an nasıl hissetmiştir, sonrasında üstüne düşünmüşmüdür bilmiyorum; şayet beni bir kardeşi olarak gördüğünü ifade etmişti ve sanırım inanamamıştı. Biliyordumki, duygusal davranmaya başlar ve abartırsam çöküşe uğrardım(Bir önceki yazım olan Terkedenler'de bahsettiğim gibi). Onun yerine vazgeçip, unutmaya karar verdim. Telefon numarasını, e-posta adresini, messenger adresini sildim. Facebook kullanıyordum o sıralar, profilini bloke ettim herhangi bir şekilde raslaşmayayım diye. Onu bana hatırlatacak şeylerden arınmaya çalıştım. Beraber çekindiğimiz sayılı fotoğrafları bile sildim. Gene bir önceki yazımda bahsettiğim gibi, arada anılar kütüphanesini karıştırıyor ve ardından hemen yerine kaldırıyordurm. Bir kaç olay dışında her şey güzel(unutma çabalarımın üçüncü ayında tiyatroda karşılaşıp selamlaşmak zorunda kalmak gibi kalbimi yerinden fırlatacak olaylar). Unutmak üzerine bile düşünmüyordum. Artık her şey normaldi. Düne kadar...

Dün gece; rüyalar alemindeydim ve sanırım Karum'daydım, kontrol tamamen bende değildi(Henüz rüyalarımı kontrol edecek kadar yetenekli değilim/Böyle bir olay var. bkz. lucid dream). Karumun zemin katı, sağ taraftan asansöre doğru yürürken, değerli hatun yandan bana doğru geliyor. Karşılaşmamak için, içgüdüsel olarak "olmaz, bu kadar emekten sonra" dediğim için; asansöre doğru adımımı hızlandırdım. Sanıyordum, geçip gidecek; aksine kızın amacı gelip bana sarılmakmış. E, en başta istediğim zaten beraber olmaktı. Anlık şoku atlatıp, bana gülerek gelen ve anında sarılan kızı aynı şekilde ben de sımsıkı sardım. Benden mutlusu yok. Dokunma hissinin gerçekliğine yaklaşıyordum neredeyse. Mutluluktan kıza, havada döndürerek sarılıyordum. Ondan sonra şahane(!) bir şey oldu ve rüya bitti.

Sabah kalktığımda bir şey hatırlamıyordum. Nereden esti nasıl oldu bilmiyorum ancak, öğlene gelmeden bir an rüya aklıma geldi. Mutluluk, sevgi, hüzün, çöküntü vs. hepsi bir anda oldu. "Her şey birdenbire oldu!" hatta. Anladımki bilincim unutmuş, bilinçaltım affetmemiş. Güçlü sevgi duyguları, bilince üstün gelmiş ve bilinçaltıma ulaşmışken beni tekrar ele geçirmiş. Bana resmen "bak aslında böyle duyguların var, yalnızca sen sildiğini sanıyorsun onları" demişler. Bakalım, neler olacak bilmiyorum.

2 yorum:

  1. Siten ve yazıların çok hoş. Link değişimi yapmak istiyorum. blog adresim: http://mavigunce.blogspot.com
    Bi' ziyaret et. Blogrolluna ekle ben de eklerim. Şmdiden teşekkürler...

    YanıtlaSil
  2. Yorumunuz içi teşekkür ederim.

    YanıtlaSil

Sen ne düşünüyorsun?