19.2.11

Maske Sıkıntısı

Görsel: hafif.org


Maskelerimiz var. Çeşit çeşit maskelerimiz var. Kimimiz bunun farkında ve bunun sıkıntısını çekiyor, kimimiz bunun olması gereken olduğunu düşünüyor ve halinden memnun, kimimiz ise bunları hiç düşünmüyor veya umursamıyor.

Kaç maskemiz var? Belli topluluklara özel maskelerle mi sınırlıyız? Sadece ailemize mi maskemiz var? Yoksa işi abartıp, herkese ayrı bir yüzümüzü mü gösteriyoruz? Soruları sıralamayı sürdürmek gerekirse; maskeler ardından konuşmak, başkasını oynamak ne kadar doğru? Farkında olduğumuz/olmadığımız etkileri bizi ne kadar etkiler? Sosyal rollerden nasıl kurtulacağız?

Evet. Gecenin bir yarısı, geçen aylarda üzerinde çok düşündüğüm, Melis'le yaptığımız sohbetlerden biri geldi aklıma. Kişiliklerden, sosyallikten, "sıkıntı"lardan konuşmuştuk. Sebebi olmayan bir sıkıntımız vardı, çözüm arıyorduk. Ben kafamda bir şeyler kurdum. Sanırım sonuçları bu maskeye bağladım bir şekilde.

Yalnız başınasınız. Kafanızda düşünceler var, tamamen kendinizsiniz. Belki de ailenize de kendinizi gösteriyorsunuz. Tatlı hikayemiz buraya kadar güzel. İnanıyorumki, topluluğa karışınca bir şeyler değişiyor. Okula gidince, dışarı çıkınca, işe gidince. Belki de farkında olmadığımız bilincimiz sürekli şu soruyu soruyor: "Acaba ben olmak, bu ortama uygun mu? Kendim olursam burası beni kabullenir mi? Aynı kafada olmazsam, dışlanır mıyım?" Maskelerimizi çıkartıyoruz bundan sonra. Gülüyoruz, eğleniyoruz. Evet, bunlar güzel şeyler. Olması gereken şeyler. Peki gün bitince, yalnız kalınca; sebepsiz bir sıkıntıya yakalanıyor musunuz? Kimimiz yakalanıyor işte. Bu, "anlamış" kısım diyeyim. Sebepsiz bir sıkılma var bu kesmin içinde. Çözemiyorlar.

Ben bir nebze olsa tercüme etmek istedim bu sıkıntıyı. Maske sıkıntısı olsun adı, olur mu? Bu maskelerden kurtulmanın bir yolu var mı? Evden çıkarken "bugün kendim olacağım" demek fayda eder mi? Sanırsam, topluluğa karışınca, bilinçdışı zorla kontrolü ele alıyor ve bizim, sözümüzü yerine getirmemizi engelliyor. Gene rolümüzü oynuyoruz: "Terbiyeli, nazik, eğlenceli, komik olmasa da gülen, centilmen, dişi, kabadayı, ortamcı, havalı, vs." Söylemeye çalıştığım yanlış anlaşılmasın. Ben kişinin bu davranışlarının hepsinin sahte olduğunu söylemiyorum; ancak bu tavırlar sırf bulunduğu topluma "bir şekilde de olsa" kendini kanıtlama amacı içeriyorsa, uzun vadede sıkıntıya sebep oluyor. Artık sıkılmak istemiyorum.

Felsefeden, psikolojiden anlamayan bu çocuğun düşüncelerini okuma zahmetine giriştiğiniz için teşekkür ederim.